top of page
Ara

BESLENME ALIŞKANLIKLARIMIZ DOĞURGANLIK ÜZERİNE BİR ETKEN Mİ?

  • Yazarın fotoğrafı: Diyetisyen Ceren Filiz
    Diyetisyen Ceren Filiz
  • 25 Oca 2021
  • 2 dakikada okunur

‘’Gebelikte anne adaylarımız genellikle yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösteriyor. Peki gebelik öncesi dönemde beslenme alışkanlıklarımız ve yaşam stilimiz gebe kalma da etkili mi? Ya da sağlıklı bir gebelik ve yeni doğan için gebelik öncesi beslenme ne kadar önemlidir? Baba adaylarının beslenmesi doğacak çocuk için bir etken midir?’’

İnfertilite (kısırlık) Amerika’da üreme çağındaki çiftlerin %10-12 kadarını etkilemektedir. Diyet değişikliklerinin, yumurtlama bozukluklarını azalttığı ve doğurganlığı arttırdığı bilinmektedir.

Peki doğurganlığı iyileştirmede kadın ve erkeğe yönelik öneriler nelerdir?


1. Gebelik öncesinde kadın ve erkeklerde aşırı şişmanlık ve obezite, infertilite (kısırlık) riskini arttırır. Amerikadaki kısırlık oranı ile obezite arasında bağlantı kurulabilir. Hatta yapılan araştırmalarda; erkeklerde şişmanlık, tüp bebek uygulamasında daha düşük başarı ile ilişkili bulunmuştur. Bu durumda öncelikle obezite de sağlıklı bir diyet programıyla vücut ağırlığı kaybı ve fiziksel aktivitenin arttırılması hedeflenmelidir. Kadınlarda BKI nin 20 nin altında olması da yumurtlamayı engelleyebilmektedir.


2. D vitamini eksikliği erkek ve kadınlarda infertilite (kısırlık) ile ilişkilendirilebilir.

Günlük uygun saat aralıklarında güneş ışığı alınmalı hiç değilse dirsek bilek arası etkin bir şekilde en az 20 dakika güneşlendirilmelidir.


3. Kalsiyum erkeklerde sperm üretimi, hareket edebilen sperm yüzdesi ve yumurta döllenmesi üzerine etkilidir. Bunun için süt, yoğurt, kefir, peynir gibi süt ve süt ürünlerinin tüketimi arttırılmalıdır.


4. Diyette yeterli miktarda çinko, folik asit ve antioksidanların bulunması yine sağlıklı sperm sayısını arttırmaktadır.


5. Özellikle erkeklerde fertilitenin arttırılması için diyette yüksek posa alımı, düşük glisemik indeksli beslenme, tekli doymamış yağ asitlerini arttırıp, trans yağı azaltmak, protein elde etmek için kurubaklagiller gibi bitkisel kaynaklara yönelmek, yine bitkisel kaynaklardan demir elde etmek (koyu yeşil yapraklı sebzeler, turunçgiller, kurubaklagiller) ve fiziksel olarak aktif bir yaşam sürdürmek oldukça önemlidir.


6. Alkol ve tütün ürünleri anne ve baba tarafından kullanılmamalı, toksik maddeler ve ağır metalere maruz kalınmamalıdır. Babanın gebelik öncesi dönemde düzenli sigara kullanımı spermlerde DNA hasarı ile ilişkili bulunmuştur. Hatta sigara kullanımı düşük bir oran olsa da çocuklarda akut lenfoblastik lösemi riskini arttırdığı görülmüştür.


7. Oksidatif stres bozulmuş sperm üretimi ile ilişkilidir. Bu durumda antioksidanlardan zengin bir beslenme kesinlikle işe yarayacaktır.


8. Polikistik over sendromu (bknz. Pcos) üreme çağındaki kadınların %10 unu etkiler ve yumurtlama indüksiyonu için %5-10 arasında zayıflama önerilir.


9. Plansız gebeliklerde annede düşük folik asit seviyeleriyle gebe kalınması durumunda bebekte nöral tüp defektleri oluşabilmektedir. Bunun için planlı gebelik oldukça önemli olup anneyi gebelikten önceki son 1 ayda folik asit takviyesi ile desteklemek yerinde olacaktır. Halk sağlığı tavsiyeleri folik asidi öncelikli olarak gösterse de multivitamin-mineral takviyeleride unutulmamalıdır.


Sonuç olarak ebeveynlerin sağlıklı bir diyet ve egzersiz programı ile birlikte gebelik öncesi normal kilo elde etmeyi hedeflemesi, en uygun gebelik sonuçlarının oluşmasına zemin hazırlayacaktır.

 
 
 

Comentários


©2018 by Unique Life

bottom of page