“Her şey bir adımla başlar."
İLK ADIM
Ruh-beden-zihin dengesini sağlayarak ve koruyarak; “eşsizliğinizi yaşamanızı” sağlayacak bilgi ve çalışmaları Unique Life’ta 3 ana atölye çalışması altında topladık: Keşif Atölyesi, Dizaynını Yaşama Atölyesi ve Nefes Atölyesi.
(Atölyelerin her biri kendi başına hayat dönüştürücü etkiye sahip olup, aralarında katılım için bir öncelik sıralaması bulunmamaktadır.)
İlk Adım; bu 3 ana atölye çalışmamızın içeriğinde kapsamlı olarak anlatılan, sizi özlemini çektiğiniz hayata kavuşturacak araçlarla tanıştıracak 2 saat süren bir atölye çalışması. Bu atölye boyunca hayat dönüştürücü olarak tarif ettiğimiz çalışmaların neler olduğunu öğrenecek, merak ettikleriniz hakkıda detaylı bilgi alabilecek ve yaklaşık 40 dakika süren bir nefes çalışması deneyimleyeceksiniz.
Kişisel Gelişim ve Keşif Stüdyosu
Tüm çalışmaların online ve stüdyo / bireysel ve grup seçenekleri mevcuttur.
Keşif
İçine doğduğumuz hayatın kendine ait kuralları, işleyişinin belli bir sistemi var. Aslında bilgi tek ve her yerde. Pek çok öğretide bize mutluluğun, yaşamı kolaylaştırmanın, yaşamanın sırları bazen parça parça, bazen de aynı parçanın farklı anlatımları ile sunuldu. Dolayısı ile bugüne kadar bu kurallar ve sistem hakkındaki bilgiler ile yollarınız muhtemelen kesişti. Ancak ya zamanı değildi farkına bile varmadan teğet geçtiniz, ya varolan bilgi kirliliği arasında kurunun yanında yaş da yandı, ya diğer doğru kabul etmiş olduğunuz bilgilerinizle örtüşmedi ya da tamamlayacı başka bilgilere sahip olmadığınız için işe yaramadıklarına karar verdiniz.
Keşif ATÖLYESİ"nde toplam 8 buluşma gerçekleştirilmektedir. Çalışma boyunca sistemin işleyişi ve kuralları hakkında bütüncül bir bilgi edinecek, bugüne kadar doğru bildiğiniz ancak işinize yaramayan bilgilerinizle vedalaşacak, sistemin doğru işleyişini bilmediğiniz için hayatınızı ne kadar zorlaştırdığınızı görecek ve özlemini duyduğunuz hayata giden yolları keşfedeceksiniz. Bilgi aktarımları, soru-cevap bölümleri, koçluk-farkındalık çalışmaları ile geçecek 8 buluşmanın ardından:
-
Hayatı, olayları, kendinizi ve diğerlerini tamamen başka bir pencereden ve başka bir gözle görüyor olacaksanız.
-
Şartlar ne olursa olsun, hayat size ne getirirse getirsin, tüm bunlardan bağımsız olarak kendi eşsizliğinizi ve bu hayatın her anını doyasıya yaşamanın sizin elinizde olduğunu fark edeceksiniz.
-
Sahip olduğunuz bu farkındalıklar ve öğrendiğiniz bilgilerle istediğiniz hayat için harekete geçeceksiniz.
Nefes
Nefes olmadan yaşanamayacağını herkes bilmektedir. Ancak buna rağmen pek çok kişi nefesinin işleyişini ve kapasitesini, kendi oluşturduğu nefes alma alışkanlıkları ile etkilediğini; buna bağlı olarak da yaşam kalitesinin düştüğünü bilmemektedir.
Nefes atölyesi, kendi oluşturduğunuz nefes alma-verme alışkanlıklarınızın yerine doğuştan sahip olduğunuz ideal nefes alış-veriş sistemine dönmenizi ve yaşam kalitenizi arttırmanızı hedeflemektedir.
"NEFES ATÖLYESİ"nde toplam 8 nefes çalışması gerçekleştirilmektedir.
Dizaynını Yaşama Atölyesi
Human Design (İnsan Dizaynı) Kuantum Fiziği, Biyokimya, Genetik bilimleri ile Astroloji, Çakra Sistemi, Kabala ve I’Ching’in sentezidir. 1987’de Ra Uru Hu tarafından kurulmuş olan bu sistemde doğum tarihi, doğum yeri ve doğum saati bilgileri aracılığı ile her bir kişinin kendine ait olan dizaynının özelliklerini içeren tablolarına erişim sağlanmaktadır.
Human Design (İnsan Dizaynı) farklılaşma bilimidir; her birimizin sahip olduğu eşsiz tasarımları ve bu dünyada yerine getirmemiz gereken amacımızı gösterir. Bir nevi içerdiği bilgilerle kişilerin kullanım kılavuzu olma rolünü üstlenmektedir. Günlük hayatlarımızda maruz kaldığımız pek çok etken ve koşullanma sonucu tek tipleşmeye doğru ilerleyerek kendi gerçek doğamızdan, özümüzden uzaklaşıyoruz. Human Design’ın sağladığı bilgiler öğrenildiği ve kullanıldığı takdirde bizi özümüz ve hayat amacımız ile hizalayarak ki en genel ifade ile hepimiz için ortak yaşam amacının kendi tasarımlarımıza sahip çıkmak olduğu söylenebilir, yaşamaya geldiğimiz deneyimi yaşayabilmemize yardım ediyor.
Dizaynını Yaşama Atölyesi Human Design’ın kurucusu Ra Uru Hu tarafından tasarlanmış ve IHDS - International Human Design School (Ra Uru Hu’nun kurmuş olduğu okul) tarafından Human Design’a girişte analizinizden bile önce önerilen ilk çalışmadır. Atölyeyi yaptırabilecek yetkili kişiler IHDS’ten eğitimini tamamlamış Dizaynını Yaşama Rehberleridir. Unique Life bünyesinde atölyemiz IHDS onaylı Dizaynını Yaşama Rehberi Lena Boynuinceoğlu tarafından yürütülmektedir. https://www.ihdschool.com/professionals?id=ad36ceb6-13a5-41ba-9af8-e887e5f6f568
3 gün boyunca sürecek olan çalışmada önce sistemin kuruluşunu, yapı taşlarını; dizaynların hangi noktalarda kendilerine ait olmayana çekilebileceğini, özden uzaklaşma belirtilerini ve son olarak hem kendilerinin, hem de çevrelerindeki diğer dizaynların sahip olduğu tip, strateji ve otorite bilgisini alacaksınız.
Nasıl ve ne zaman hareket edeceğimiz, nasıl seçim yapacağımız, hayatla nasıl uyumlanacağımız hakkında edindiğimiz bu bilgiler ve özellikle bu bilgileri uygulamaya geçirmek özümüze güven duymamızı ve zihin tarafından öz olmayana çekilmek yerine farkındalıkla özümüzü, eşsizliğimiz yaşamamızı sağlar.
Bu dünyaya başka birine benzemeye gelmediğinizi anladığınızda, kendinize yarattığınız kimlikten ve problemlerden sıyrılıp dizaynınızı özgürce yaşayabilir; diğer dizaynları çok daha kolay anlayabilir ve aynı özgürlüğü onlara da tanıyabilirsiniz. Dizaynınızla ilgili verilen bilgileri hayatınızda uyguladıkça hayatınızın ne kadar değiştiğini ve kolaylaştığını kendiniz deneyip görebilirsiniz.
Kişinin hayatında belirlediği bir alan, konu veya kişiler hakkında gerçekleştirilen sonuç odaklı koçluk çalışmalarıdır. 2 saat süren bireysel koçlukların içeriği ve uygulanan çalışmalar; kişiye ve ihtiyaçlarına özel olarak belirlenmekte ve yürütülmektedir. Amaç kişiyi arzu ettiği hayatı yaşatacak hedeflerine ulaştırmak, varsa bu hedefin önünde gördüğü engellerin zihinsel boyutta sorgulanmasına ve aşılmasına yardımcı olmaktır.
Koçluk
Hayatın hem yin hem de yang yönleri vardır. Yin Yoga her yaşa ve her seviyeye uygun, meditatif bir yoga uygulamasıdır. Yin enerji bıraktığınız, esnediğiniz ve beslendiğiniz bir uygulamadır. Yin Yoga bedenin daha derindeki yin dokularını, ligament, eklem ve derin fasya ağından oluşan diğer yarısını hatta kemiklerimizi çalıştırmamıza olanak sağlar.
Yin Yoga, sürekli poz değişikliğinin yoğunluğu içinde kendimizi kaybedeceğimiz çok fazla hareketle değil, içsel fiziksel duygu deneyimindeki değişimle kendisini beşer dakikalık kısa süreli meditasyon serisi gibi hissettirebilir. Her poz kendine özgü bir “deneyim” yaşatır. Bu da keşfedilecek sürekli değişen deneyim modelidir.
Günümüz modern dünya düzeni çok dışa dönük, hızlı ve hedef odaklı. Yin yoga insana yavaşlamayı hatırlatıyor, durup kendini dinlemesi , “kendi hakikatı ile bağ kurması” için bir alan açıyor. Kendi beden esnekliğine saygı duymanı sağlıyor ve yapmaya, insanın olması gerekene odaklı halini dengeliyor. Teslimiyeti geliştirmeye yardımcı oluyor.
Uygulamanın özü, yoganın köklerine dayanır. Pozlarda uzun süreli 3-5 dakika kalınır ve bu süre maksimum 20 dakikaya kadar uzatılabilir. Uygulama sırasında etkilenmesi hedeflenen bölgelerdeki kaslar pasif bırakılır. Bedene esneklik kazandırır.
Yin Yoga; yaş, cinsiyet ve bedensel engel ayırmaksızın herkesin kişisel gelişim adına yapabileceği çok değerli, bedensel, ruhsal ve zihinsel bütünlüğü oldukça güçlü fark ettiren ve artıran bir yoga tarzıdır. Kişiye sabrı öğretir, kentsel yaşamın getirdiği zorluklar sonucu kaybettiğimiz hoşgörüyü tekrar hatırlamamızı sağlar.
Yin Yoga’da bedenimizi pozu yapmak için kullanmamız gerekir yani pozu bedenimizi hissetmek için kullanmalıyız. Yin Yoga'nın ilk prensibi şudur; bir poza girdiğinde yalnızca net, belirgin bir direnç hissettiğin noktaya kadar ilerle. Hemen girebildiğin maksimuma kadar ilerlemeye çalışma. Bedenin kendi zamanlamasıyla açılmasına ve seni daha derine davet etmesine izin ver. Bir yin pozunun içinde hissettiğimiz sınırlar her zaman fiziksel değildir. Duygusal ya da zihinsel sınırlarımızla da karşılaşmış olabiliriz ya da hatırlamak istemediğimiz bir anı, acı veren bir düşünce...Bunlar oluyor diye pozda derinleşmekten vazgeçme. Önemli olan sınırlarını görmek, onları onurlandırmak ve eğer o gün daha fazla ileri gitmek istemiyorsan pozda bir adım geriye çekilmek gerekebilir. Unutmamak gerekli ki: Sınırlarımız daima değişkendir. Bunları fark etmek, bedenin ruhun sana ne sunuyorsa onu kabul etmek lazım. Yin Yoga’nın özü tam bu: Kabul ve Teslimiyet.
Her yin yoga yapıldığında kişi kendi sinir sistemi dengesini beslemiş olur, günlük stresten arınır, ayrıca iç organlarına ve temsil ettikleri duygulara denge getirirken, akupunktur noktalarını uyarır. Sinirli bir ruh haliyle girilen bir yin dersinden genelde çok daha sakin çıkılır. Yin yoga ile vücutta sağlanan denge yaşamın dengesini de yerine getirir bu da yaşam kalitemizi artırır.